
Yeme Bozukluklarına Göre Kişilik Yapıları
Temmuz 7, 2025
Çocuklarda Dikkat Eksikliği: DEHB Belirtileri ve Ebeveynlere Öneriler
Temmuz 14, 2025Yeni dünya düzeninin getirmiş olduğu dijital dönüşüm, insan yaşamının her alanında büyük etkiler yaratmaktadır. Bu dijitalleşme, özellikle çocukların hayatlarında büyük bir yer kaplamaktadır. Artık çocuklar, oyunlarını sokakta değil tablet ekranında oynuyor, arkadaşlarıyla bahçede değil çevrim içi platformlarda buluşuyor. Ancak teknolojinin bu denli erişilebilir olması, beraberinde önemli bir sorunu da gündeme getirmiştir: Çocuklarda dijital bağımlılık.
Bu durum, çocukların ekranlı cihazlar karşısında geçirdiği zamanın kontrolsüz bir şekilde artmasına ve bu cihazlardan uzak kalındığında huzursuzluk, öfke, boşluk hissi gibi tepkiler verilmesine neden olur. Dijital bağımlılık sadece zamanla ilgili değil, aynı zamanda çocuklarda ekran süresi yönetimi konusunda yaşanan güçlüklerle de ilişkilidir.
Bilişsel ve Akademik Etkiler
Çocuklarda dijital bağımlılık, dikkat dağınıklığı, hafıza problemleri ve öğrenme güçlükleri gibi bilişsel sorunlara yol açabilir. Sürekli hızlı içeriklere maruz kalan çocuklar, kitap okumakta veya odaklanmakta zorlanabilir. Özellikle ilkokul çağındaki çocuklarda ekranla aşırı temas, ders başarılarını ciddi şekilde etkileyebilir. Yazılı anlatım, okuma becerileri ve yaratıcılık gibi alanlarda gerileme yaşanabilir
Duygusal Gelişim Üzerindeki Etkiler
Ekrana bağımlı çocuklar, duygularını düzenlemekte güçlük çekebilir. Can sıkıntısı, yalnızlık, kaygı gibi duyguları bastırmak için dijital içeriklere yönelen çocuklarda, sağlıklı duygusal gelişim sekteye uğrayabilir. Özellikle küçük yaşlarda öfke nöbetleri, inatçılık, sosyal geri çekilme gibi davranışlar dijital bağımlılıkla yakından ilişkilidir. Çocuklar, yaşadıkları duyguları tanımlamak ve ifade etmek yerine, ekrana sığınarak bu duygularla yüzleşmekten kaçınabilir.
Fiziksel ve Sosyal Etkiler
Uzun süre ekran karşısında hareketsiz kalan çocuklarda duruş bozuklukları, göz yorgunluğu, baş ağrısı ve obezite gibi sağlık sorunları ortaya çıkabilir. Mavi ışığa uzun süreli maruziyet, göz sağlığını bozabilirken, uyku kalitesini de ciddi şekilde düşürebilir. Bu da gelişim çağındaki çocuklar için ciddi bir tehdittir.
Sosyal açıdan ise çocuklar, yüz yüze iletişim kurmaktan uzaklaşıp sosyal becerilerini yeterince geliştiremezler. Empati eksikliği, özgüven kaybı ve yalnızlık hissi, ekran bağımlılığı ile daha sık gözlemlenen sorunlardandır. Çocuklar, gerçek ilişkiler yerine sanal bağlantılarla yetinmeye başladıkça yalnızlaşabilir ve içe kapanabilir.
Çocuklarda Ekran Süresi Yönetimi
Dijital bağımlılık ile başa çıkmak için önleyici stratejiler büyük önem taşır. Ailelerin çocuklarının ekran süresini hem miktar hem de içerik açısından takip etmeleri gerekmektedir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), 2 yaş altı çocukların ekranla tanıştırılmamasını, daha büyük çocuklar için ise “yaş x 10 dakika” kuralını önermektedir.
Ancak sadece süreyi kısıtlamak yeterli değildir. Çocuklarda ekran süresi yönetimi, içeriğin kalitesine de odaklanmayı gerektirir. Eğitici, yaşa uygun ve denetimli içeriklerin tercih edilmesi büyük önem taşır.

Alternatif Etkinlikler ve Dijital Farkındalık
Çocuklara ekran dışı alternatif etkinlikler sunmak, dijital bağımlılığı önlemede etkili bir yöntemdir. Spor, sanat, doğa yürüyüşleri, masa oyunları gibi etkinlikler hem fiziksel hem de psikolojik gelişime katkı sağlar. Ayrıca bu etkinlikler, ebeveyn-çocuk bağını güçlendirir. Bu bağlamda, çocuğun mizacına uygun etkinliklerin seçilmesi daha kalıcı etkiler yaratacaktır.
Dijital farkındalık da önemli bir stratejidir. Çocuklara ekranın bir araç olduğunu, hayatın merkezine yerleşmemesi gerektiğini öğretmek uzun vadeli çözümler sunar. Ebeveynlerin bu noktada rol modeli olması da oldukça önemlidir.
Ortam Düzenlemesi ve Ebeveyn Tutumu
Çocuğun ekranla temas edeceği alanlar sınırlandırılmalı, yemek ve uyku saatlerinde ekran kullanılmamalıdır. Dijital oyunların yaşa uygunluğu mutlaka denetlenmeli; ödül-ceza sistemli bağımlılık yapıcı içeriklerden kaçınılmalıdır. Özellikle akıllı telefonlara yüklenen bazı uygulamalar, çocuklarda yüksek bağımlılık potansiyeli taşıyabilir.
Ayrıca ebeveynlerin dijital araçları nasıl kullandıkları da çocukları doğrudan etkiler. Sürekli telefonla meşgul olan bir ebeveynin çocuğu, ekranı bir alışkanlık değil yaşam biçimi olarak benimseyebilir. Bu nedenle çocuklar kadar, ebeveynlerin de dijital davranışları gözden geçirmesi gerekir.
Sonuç: Dengeli ve Sağlıklı Dijital Yaşam Mümkün
Dijital dünya artık hayatımızın bir parçası. Ancak bu dünyayı çocuklarımız için sağlıklı hale getirmek bizim elimizde. Çocuklarda dijital bağımlılık, yalnızca ekran süresiyle değil, çocuğun gelişimsel ihtiyaçlarıyla yakından ilişkilidir. Bu nedenle sadece teknolojiyi değil, çocuğun ruhsal, sosyal ve fiziksel gelişimini bir bütün olarak değerlendiren stratejiler geliştirmek gereklidir.
Bilinçli ebeveynler sayesinde çocuklarda ekran süresi yönetimi sağlanabilir ve daha sağlıklı bir dijital yaşam mümkün hale gelir.
🔎 Siz de çocuğunuzun dijital yaşam alışkanlıklarını uzman desteğiyle yeniden şekillendirmek istiyorsanız, Hizmetlerimiz sayfamızı ziyaret edebilir, İletişim sayfamızdan bizimle iletişime geçebilirsiniz.





